Yazar
|
Wednesday, 21 February 2007 |
| Bir gün Hoca, yol üstü bir hana inmiþ. Han Nuh Nebi'den kalma bir yer.. Her tarafý delik deþik; adeta çökmeye ramak kalmýþ. Hoca'nýn yüreðine bir korkudur düþmüþ ama, ne desin? Nihayet bir söz arasýnda: - "Yahu, bu senin tavan da ne kadar gýcýrdýyor, beþik mübarek!" diyecek olmuþ ama, hancý baba hiç oralý olmamýþ; sözü þakaya boðarak: - "Aðzýný hayra aç Hoca, bu gýcýrtý beþik gýcýrtýsý deðil; tavan tahtalarý Hakka tesbih çekiyor!" demiþ. Hoca'nýn közü küllenir mi? Gözlerini hancýnýn gözüne dikerek: - "Peki ama", demiþ; "ya bu tavan boyle tesbih çeke çeke aþka gelip de secdeye kapanýrsa, bizim halimiz nice olacak?"
|
|